Akıllı Tarımla Sağlıklı Meyveler Üretilecek
Anadolu Etap ekonomik, çevresel ve sosyal sürdürülebilirlik ilkeleriyle hayata geçirdiği uygulamalarını sürdürülebilirlik raporuyla kamuoyuyla paylaştı. Yüzde 65’e ulaşan taze meyve ve meyve suyu ihracat hacmiyle, kurduğu ekosistemi Covid-19 sürecinde de kesintisiz şekilde devam ettiren şirket, raporunda Covid-19 sürecinde hayata geçirdiği uygulamalara da yer verdi
09 Aralık 2020 - 19:24
‘’Sağlıklı Nesiller İçin Sağlıklı Meyveler’’ misyonuyla taze meyve ve meyve suyu konsantresi üretimi faaliyetlerine devam eden Anadolu Etap, 2018- 2019 yıllarına ait sürdürülebilirlik raporunu yayınladı. Türkiye tarım sektöründe bir ilki gerçekleştirerek “Sürdürülebilir Tarım İlkeleri”ni oluşturan ve iş planlarına entegre eden Anadolu Etap, GRI (Global Reporting Initiative) standartlarındaki ikinci raporuyla sürdürülebilirlik odağını bir kez daha vurguladı. Operasyonlarını Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (BM SKA) ile uyumlu yürüten şirket, bu yıl Birleşmiş Millet Küresel İlkeler Sözleşmesi’ne de imza attı. Şirket çiftlikten sofraya sürdürülebilir çalışma sistemiyle yerel ekonomiye, tarımsal kalkınmaya ve istihdama katkı sağlamaya devam ediyor
‘’Toplumun Sağlıklı Beslenme ve Gıda İhtiyacını Kesintisiz Şekilde Karşılamaya Devam Ediyoruz’’
Raporlarında pandemi sürecinde aldıkları önlemlere de yer verdiklerini belirten Anadolu Etap Genel Müdürü Bahadır Açık, ‘’Taze meyve ve meyve suyu operasyonlarımızla ülkemizin ve ABD’den Uzak Doğu’ya uzanan geniş bir coğrafyanın sağlıklı beslenme ve gıda ihtiyacını karşılıyoruz. İşlediğimiz 350.000 ton meyve ile 60’tan fazla ülkeye hizmet veriyoruz. Hem ekonomik, hem çevresel hem de toplumsal anlamda sektörümüze, ülkemize, dünyaya ve gelecek nesillere sorumluluğumuz her zamankinden daha büyük. Bu sorumluluğun farkındalığıyla ‘’sürdürülebilirlik’’, kurulduğumuz günden bu yana iş modelimizin temelinde yer alıyor. Sürdürülebilirliğe olan bağlılığımızın önemini ve değerini Covid-19 pandemi sürecinde bir kez daha gördük. Pandeminin başlangıcından itibaren toplumun sağlıklı beslenme ve gıda ihtiyacını kesintisiz bir şekilde karşılamaya devam ettik; ediyoruz. Sürdürülebilirlik odağımızla akıllı tarım teknolojilerine yaptığımız yatırımların, istihdamda ve tedarik zincirinde devamlılığı sağlamanın ve tüm süreçlerimizi dijitalleştirmenin bu başarımızda payı büyük’’ diye konuştu
AgroAkademi ve MİÇO ile Türkiye’nin Ekonomik ve Toplumsal Geleceğine Yatırım
4 bine yakın çalışanıyla tarım sektöründe Türkiye’nin önemli işverenlerinden biri olan Anadolu Etap,30 bin dekar alan üzerine kurulu 8 çiftliği, 3 meyve suyu fabrikası ve 1 meyve paketleme tesisi ile bulunduğu bölgelerde istihdama ve yerel ekonomiye katkı sağlıyor. Faaliyet gösterdiği bölgelere uluslararası kalite standartlarını götürerek, Türk tarımının gelişimine destek olan Anadolu Etap’ın sürdürülebilirlik stratejisinin yapıtaşlarını ise kadınları ve çocukları odağa alan toplumsal projeler oluşturuyor. MİÇO (Misafir İşçi Çocukları) projesi ile Türkiye’de mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına kendi çiftliklerinde okul açan ve kesintisiz eğitim sağlayan ilk tarım şirketi olan Anadolu Etap, 2015 yılında başlayan MİÇO programıyla bugüne kadar 1237 çocuğun kesintisiz eğitim almasına katkıda bulundu. Aynı zamanda tarım sektöründe istihdam oranı yüksek olan kadın çiftçilerin ekonomiye katılımını destekleyen Anadolu Etap, ekosistemindeki çiftçilere AgroAkademi eğitimleri ile “sürdürülebilir tarım” eğitimleri veriyor. 2014 yılından bu yana devam eden AgroAkademi eğitimlerine bugüne kadar yüzde 75’i kadınlardan oluşan toplam 875 çiftçi katıldı. Her yıl çiftliklerinde ortalama 2 bin mevsimlik göçer işçiye ev sahipliği yapan Anadolu Etap, aynı zamanda çiftliklerinde çalışan işçilerin yüzde 70’inin kadınlardan oluşmasına özen gösteriyor.
Akıllı Tarım ile Doğal Kaynakların Verimli Kullanımı
Kuruldukları günden bu yana Türkiye’de tarımın ve tarıma dayalı endüstrilerin gelişimi için yaptıkları 350 Milyon Dolar yatırımın büyük bir kısmını akıllı tarım ve modern üretim teknolojilerine kanalize ettiklerini belirten Bahadır Açık, “Doğal kaynakların verimli kullanımı esasıyla, süreçlerimize değer katacak tarım, üretim teknolojilerine ve dijitalleşmeye önem veriyoruz. Özellikle su kullanımının azaltılması ve atık yönetimi konusunda şirket içinde önemli projeler hayata geçiriyoruz. 2019 yılı itibarıyla meyve suyu fabrikalarımızda su kullanımımızı yüzde 14 oranında azalttık. Çiftliklerimizin tümünde damlama sulama yöntemini kullanıyoruz. Gece sulaması ile gündüz buharlaşmasını önleyerek su kullanımını minimum seviyelerde tutuyoruz. Yüksek geri dönüştürülebilir atık oranımıza ek olarak, organik atık oranımız yüzde 78. Aynı zamanda ekimden hasada kadar olan süreçlerin tamamında operasyon akışımızı dijitalleştirdik. Tüm operasyonlarımızı izlenebilir, öngörülebilir ve sürdürülebilir şekilde uçtan uca yönetiyoruz. Teknolojiyi ve uluslararası kalite standartlarını birleştirerek doğal kaynaklara saygı ilkesiyle kaliteli ve güvenli gıda üretimimize devam ediyoruz” dedi
Biyoçeşitliliğe Katkı
İklim değişikliği etkilerinin azaltılması ve ekosistemin korunması için çiftliklerinin bulunduğu bölgelerde doğal yaşamı koruyan Anadolu Etap, tüm faaliyet alanlarında biyoçeşitliliğe olumsuz etki edecek koşulların iyileştirilmesi için de özel projeler hayata geçiriyor. Türkiye’nin 6 farklı bölgesinde yer alan çiftliklerinin bulunduğu bölgelerde meyve ağaçlarını rüzgârdan doğal yöntemlerle korumak için şimdiye kadar binlerce Leylandi ve Pavlonya ağacı diken Anadolu Etap,Balıkesir ve Çanakkale çiftliklerinde Çınar ağaçlarını ve Truva Meşelerini koruma altına alarak, doğanın mirasına sahip çıkıyor. Aynı zamanda Türkiye biyolojik zenginliğinin bir göstergesi olan ve Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN) kırmızı listesinde tehlikeye yakın kategoride sınıflandırılan Anadolu yer sincabını koruma altına alarak biyoçeşitlilik ve ekolojik dengenin sağlanmasına katkıda bulunuyor. Çiftliklerine yerleştirdiği yüzlerce kuş yuvası ve binlerce arı kovanı ile doğal ekosistemi sürdürerek, zararlı organizmalarla doğal yöntemlerle mücadelede ederek kimyasal kullanımını azaltıyor
‘’Toplumun Sağlıklı Beslenme ve Gıda İhtiyacını Kesintisiz Şekilde Karşılamaya Devam Ediyoruz’’
Raporlarında pandemi sürecinde aldıkları önlemlere de yer verdiklerini belirten Anadolu Etap Genel Müdürü Bahadır Açık, ‘’Taze meyve ve meyve suyu operasyonlarımızla ülkemizin ve ABD’den Uzak Doğu’ya uzanan geniş bir coğrafyanın sağlıklı beslenme ve gıda ihtiyacını karşılıyoruz. İşlediğimiz 350.000 ton meyve ile 60’tan fazla ülkeye hizmet veriyoruz. Hem ekonomik, hem çevresel hem de toplumsal anlamda sektörümüze, ülkemize, dünyaya ve gelecek nesillere sorumluluğumuz her zamankinden daha büyük. Bu sorumluluğun farkındalığıyla ‘’sürdürülebilirlik’’, kurulduğumuz günden bu yana iş modelimizin temelinde yer alıyor. Sürdürülebilirliğe olan bağlılığımızın önemini ve değerini Covid-19 pandemi sürecinde bir kez daha gördük. Pandeminin başlangıcından itibaren toplumun sağlıklı beslenme ve gıda ihtiyacını kesintisiz bir şekilde karşılamaya devam ettik; ediyoruz. Sürdürülebilirlik odağımızla akıllı tarım teknolojilerine yaptığımız yatırımların, istihdamda ve tedarik zincirinde devamlılığı sağlamanın ve tüm süreçlerimizi dijitalleştirmenin bu başarımızda payı büyük’’ diye konuştu
AgroAkademi ve MİÇO ile Türkiye’nin Ekonomik ve Toplumsal Geleceğine Yatırım
4 bine yakın çalışanıyla tarım sektöründe Türkiye’nin önemli işverenlerinden biri olan Anadolu Etap,30 bin dekar alan üzerine kurulu 8 çiftliği, 3 meyve suyu fabrikası ve 1 meyve paketleme tesisi ile bulunduğu bölgelerde istihdama ve yerel ekonomiye katkı sağlıyor. Faaliyet gösterdiği bölgelere uluslararası kalite standartlarını götürerek, Türk tarımının gelişimine destek olan Anadolu Etap’ın sürdürülebilirlik stratejisinin yapıtaşlarını ise kadınları ve çocukları odağa alan toplumsal projeler oluşturuyor. MİÇO (Misafir İşçi Çocukları) projesi ile Türkiye’de mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına kendi çiftliklerinde okul açan ve kesintisiz eğitim sağlayan ilk tarım şirketi olan Anadolu Etap, 2015 yılında başlayan MİÇO programıyla bugüne kadar 1237 çocuğun kesintisiz eğitim almasına katkıda bulundu. Aynı zamanda tarım sektöründe istihdam oranı yüksek olan kadın çiftçilerin ekonomiye katılımını destekleyen Anadolu Etap, ekosistemindeki çiftçilere AgroAkademi eğitimleri ile “sürdürülebilir tarım” eğitimleri veriyor. 2014 yılından bu yana devam eden AgroAkademi eğitimlerine bugüne kadar yüzde 75’i kadınlardan oluşan toplam 875 çiftçi katıldı. Her yıl çiftliklerinde ortalama 2 bin mevsimlik göçer işçiye ev sahipliği yapan Anadolu Etap, aynı zamanda çiftliklerinde çalışan işçilerin yüzde 70’inin kadınlardan oluşmasına özen gösteriyor.
Akıllı Tarım ile Doğal Kaynakların Verimli Kullanımı
Kuruldukları günden bu yana Türkiye’de tarımın ve tarıma dayalı endüstrilerin gelişimi için yaptıkları 350 Milyon Dolar yatırımın büyük bir kısmını akıllı tarım ve modern üretim teknolojilerine kanalize ettiklerini belirten Bahadır Açık, “Doğal kaynakların verimli kullanımı esasıyla, süreçlerimize değer katacak tarım, üretim teknolojilerine ve dijitalleşmeye önem veriyoruz. Özellikle su kullanımının azaltılması ve atık yönetimi konusunda şirket içinde önemli projeler hayata geçiriyoruz. 2019 yılı itibarıyla meyve suyu fabrikalarımızda su kullanımımızı yüzde 14 oranında azalttık. Çiftliklerimizin tümünde damlama sulama yöntemini kullanıyoruz. Gece sulaması ile gündüz buharlaşmasını önleyerek su kullanımını minimum seviyelerde tutuyoruz. Yüksek geri dönüştürülebilir atık oranımıza ek olarak, organik atık oranımız yüzde 78. Aynı zamanda ekimden hasada kadar olan süreçlerin tamamında operasyon akışımızı dijitalleştirdik. Tüm operasyonlarımızı izlenebilir, öngörülebilir ve sürdürülebilir şekilde uçtan uca yönetiyoruz. Teknolojiyi ve uluslararası kalite standartlarını birleştirerek doğal kaynaklara saygı ilkesiyle kaliteli ve güvenli gıda üretimimize devam ediyoruz” dedi
Biyoçeşitliliğe Katkı
İklim değişikliği etkilerinin azaltılması ve ekosistemin korunması için çiftliklerinin bulunduğu bölgelerde doğal yaşamı koruyan Anadolu Etap, tüm faaliyet alanlarında biyoçeşitliliğe olumsuz etki edecek koşulların iyileştirilmesi için de özel projeler hayata geçiriyor. Türkiye’nin 6 farklı bölgesinde yer alan çiftliklerinin bulunduğu bölgelerde meyve ağaçlarını rüzgârdan doğal yöntemlerle korumak için şimdiye kadar binlerce Leylandi ve Pavlonya ağacı diken Anadolu Etap,Balıkesir ve Çanakkale çiftliklerinde Çınar ağaçlarını ve Truva Meşelerini koruma altına alarak, doğanın mirasına sahip çıkıyor. Aynı zamanda Türkiye biyolojik zenginliğinin bir göstergesi olan ve Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN) kırmızı listesinde tehlikeye yakın kategoride sınıflandırılan Anadolu yer sincabını koruma altına alarak biyoçeşitlilik ve ekolojik dengenin sağlanmasına katkıda bulunuyor. Çiftliklerine yerleştirdiği yüzlerce kuş yuvası ve binlerce arı kovanı ile doğal ekosistemi sürdürerek, zararlı organizmalarla doğal yöntemlerle mücadelede ederek kimyasal kullanımını azaltıyor
FACEBOOK YORUMLAR