Üzüm Panelinde Verimli ve Karlı Üretim Yolları Konuşuldu

Üzüm ihracatçıları ve üreticileri ürünlerin verimini, kalitesini arttırmak için kolları sıvadı. Manisa’da düzenlenen üzüm panelinde ihracatçılar ve üreticiler önce ortak sorunlarını tespit etti, sonra çözüm geliştirerek yol haritası çizdi. Panelde hastalık ve zararlılar, biyoteknik ve biyolojik mücadele gibi konular ön plandaydı

Üzüm Panelinde Verimli ve Karlı Üretim Yolları Konuşuldu
28 Şubat 2020 - 16:18
Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep, 2019’da Türk kuru meyve sektörünün 1,4 milyar doları aşan ihracat rakamına ulaştığını açıkladı
 
“Bunun 1 milyar dolarlık büyük dilimi çekirdeksiz kuru üzüm, kuru incir ve kuru kayısı ihracatından elde edildi. Birliğimizin ise toplam Türkiye Kuru Meyve ihracatındaki payı yüzde 63 oranında yani 894 milyon dolar olarak gerçekleşti.Prestijli ürünlerimizden biri olan Türk çekirdeksiz kuru üzümü, 520 milyon dolar civarı ihracat payı ile yüzde 35’lik bir paya sahip. Yüzde 80-85’i Avrupa Birliği’ne olmak üzere toplamda 110 farklı ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz.”
 
524 milyon dolar
 
Celep, 2019’da çekirdeksiz kuru üzüm ihracatında güzel bir seviye yakaladıklarını, ihraç fiyatını ortalama tonda 2 bin 150 dolar seviyesine ulaştırıp, 524 milyon dolar döviz girdisi sağladıklarını anlattı
 
“Bu değer 2018’de tonda bin 760 Dolar, 2017’de ise bin 560 dolar seviyelerindeydi. Ortalama ihraç fiyatımızdaki yüzde 22’lik artış, hem bölgemiz hem de ülkemiz açısından çok önemli bir başarı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin destekleriyle, TMO başarılı bir uygulamaya imza atarak sektörümüzün en önemli ihraç ürünlerinden biri olan çekirdeksiz kuru üzümün hak ettiği değere ulaşmasına imkan sağladı.”
 
Sürdürülebilir tarım modeli
 
Birol Celep, üretilen ürünlerin yurt dışındaki alıcıların istediği kriterlere uygun şekilde üretilmesi görüşünde
 
“Üreticilerimiz üretim aşamasında gereken özeni ve ilgiyi gösterirlerse bizler de ürünümüzün hak ettiği değeri kazanmasına imkan sağlarız. Biliyorsunuz, sürdürülebilirlik günümüzde en önemli konu ve sektör olarak hem üretim hem de ticaretimizin sürdürülebilir şekilde devam etmesi asıl hedefimiz. Yine hepinizin yakından bildiğiniz üzere, dünyada her geçen gün artan tüketici bilinciyle birlikte gıda güvenliği ön plana çıkmaktadır. Üreticilerimize vereceğim en önemli mesajlardan biri yetiştiricilik aşamalarında kimyasal mücadeleyi en son düşünmeleridir.”
 
 
Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak, sözlerine 2018’de Türkiye’nin üzüm üretiminde ilk 10 ülkede 6. sırada olduğunu açıklayarak şunları söyledi
 
“Bu ülkeler sırasıyla Çin, İtalya, ABD, İspanya, Fransa, Türkiye, Hindistan, Arjantin, Şili, İran, Mısır. 2018’de dünyada üzüm ihracatı 4 milyon 873 bin ton, 180 bin ton ile Türkiye 10. sırada yer aldı. Yaş meyve sebze ihracatında en önemli ürünlerden birisi sofralık üzüm. 2019’da 59 ülkeye 207bin ton 150milyon dolarlık taze üzüm ihracatı gerçekleştirildi. Bu rakamlar ile 2018 yılına göre miktarda yüzde 14, değerde ise yüzde 24 oranında artış kaydettik. Bu rakamların en az yüzde 80’i bu bölgede yetiştirilen sultani çekirdeksiz tipi üzümlerimizden oluşuyor.”
 
Sofralık üzüm ihracatında yüzde 60’ın Rusya’ya yapıldığını söyleyen Hayrettin Uçak, Avrupa Birliği’ndeki payın rakip üretici ülkelere göre ve pestisit kalıntısı sorunu yüzünden yıldan yıla gerilediğini anlattı.
 
Yeni pazarlara hazır
 
Hayrettin Uçak, ihracat yapılan ülkelerin çeşitlendirilmesi gerektiğini, yaş meyve sebze mamullerinde öncelikle Uzak Doğu olmak üzere yeni pazarlar bulmak için iki ayrı URGE projesi başlattıklarından bahsetti.
 
“URGE projelerinde üzüm, kiraz ve nar ürünlerini ön plana aldık. Ürünlerimizi dünyaya tanıtmak için gerekli çalışmaları yapıyoruz. Dünyada son derece önemli bir yeri olan Sultaniye üzümünün kıymetini bilmeliyiz ve dünya standartlarının altında kalmamak için daha dikkatli ve daha verimli çalışmalıyız. Sultaniye üzümünü Dünya Sağlık Örgütü kriterlerine göre üretmeli ve hazırlamalıyız. İhracata ve iç piyasaya verilen ürünleri insan sağlığını olumsuz etkileyen kimyasallardan arındırmalıyız.”
 
Kapalı sulama sistemi önerisi
 
Uçak, özellikle seracılık olmak üzere örtü altı yetiştiriciliğinin yaygınlaşması için projeler üretilmesi, gerekirse Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan destekleme talep edilmesi görüşünde.
 
Hayrettin Uçak, hem bölgenin hem de ülkenin kuraklık sorunu yaşamaması, salma sulama ile kök hastalıklarının bahçeden bahçeye geçmesinin önlemesi ve maliyetlerin düşürülmesi adına, kapalı sulama sistemlerine geçilmesi gerektiğini söyledi.
 
“Bu konuda ortak akıl ile projeler üretmeliyiz.Üreticilerimizin sözleşmeli tarım yapmaya yönelmesi ihracat adına daha verimli ve etkin olacaktır. Avrupa Birliği, kalıntı sorunu nedeniyle yavaş yavaş bizden uzaklaşıyor, Mevcut pazarlarımızı kaybetmemek için zirai ilaç kullanımında azami dikkati göstermeliyiz. Dünya kimyasal pestisit mücadelesinden günden güne uzaklaşıyor, Avrupa Birliği ülkelerinde bugün kimyasal kullanımları ciddi oranlarda azalmıştır. Dünya artık biyolojik mücadeleye ağırlık vermektedir. Ürünlerimizin rağbet görmesi için; Bizlerde biyolojik mücadeleyi arttırmalıyız.”

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum